Cumartesi akşamı Galatasaray ile karşı
karşıya gelecek olan Trabzonspor’u sahada neler bekliyor, Galatasaray nasıl bir
oyun ile sahne alacak ve bu bağlamda Trabzonspor nasıl aksiyon almalı, nelere
dikkat etmeli gibi sorulara cevap arayan bir yazı ile karşınızdayım.
Galatasaray’a
dair bu maç özelinde analiz yapmak için referans alınacak 3 maçın var olduğunu
düşünüyorum; bu maçları belirlerken, Galatasaray’ın Trabzonspor karşısında
çıkacağı muhtemel 11’i, muhtemel oyun anlayışını ve sahaya çıkış psikolojisi
gibi etmenler ile filtreleyerek seçtim. Bu bağlamda Galatasaray’ın Başakşehir,
Fenerbahçe ve Sivasspor maçlarını referans aldım.
Galatasaray’ın, Trabzonspor karşısında
ortaya koyacağı oyunun, referans olarak seçtiğim maçlardaki Galatasaray’ın ortaya
koyduğu oyun ile paralel olacağını ve bu yazının konusu olan soruların da cevapları
bu maçların içinde olduğunu düşünüyorum. Bu bağlamda bu 3 maçı detaylandıracağım.
Referans olarak aldığım 3 maçta da
Galatasaray, kenarlarda Feghouli ve Arda Turan’ı kullandı. Feghouli ve Arda;
teknik, oyun zekası yüksek lakin temposu düşük, playmaker olarak adlandırılan
isimler. Trabzonspor müsabakası öncesi oynan Göztepespor maçında, kenarlarda Arda
turan ve Feghouli kullanıldı, muhtemelen Trabzonspor maçında da bu iki oyuncuyu
kenarlarda göreceğiz.
Bu iki oyuncunun referans olarak aldığım 3
maçta da sahada olması, Galatasaray takımının topu çok rahat dolaştırmasını
sağladı zira bu iki oyuncu klasik bir çizgi oyuncusu değiller, top tutabilen,
bloglar arasına girip pas istasyonu olabilen, teknik oyuncular. Referans
aldığım 3 maçta da Galatasaray, kenarlarda Arda ve Feghouli gibi top alıcı ve
dağıtıcı, geride ise; Marcao ve Taylan gibi oyun kurucu oyuncular ile sahaya
çıkması, sahada topu istediği gibi dolaştırmasını, top kaybını en aza indirgemesini,
baskılardan çıkabilmesini sağladı.
Başakşehir Galatasaray müsabakası ilk
haftalarda oynandı, Başakşehir adına takımın yaşlı oyunculardan kurulu
olmasından ötürü ve yaşlı kadro, geç form tuttuğundan dolayı, tempoları istenen
düzeyde değildi. Diğer taraftan Sivasspor, Galatasaray ile karşılaştığı
dönemde, Avrupa’da iddiasının devam ediyordu ve o periyotta 3 günde bir maça
çıkıyordu; bununda fiziksel yıpranmalara sebebiyet verdiğini sahada rahatlıkla görebiliyorduk.
Başakşehir ve Sivasspor Galatasaray müsabakasında fizik olarak aynı kaderi
paylaştığı gibi rakibi karşılama tarzları da aynı idi. Sivasspor ve Başakşehir,
Galatasaray’a karşı, ön alan baskısı planı ile sahaya çıktı. Başakşehir de
Sivasspor da fiziksel zafiyetlerden dolayı, uygulamak istediği presin kalitesi
Galatasaray karşısında düşük kaldı. Galatasaray’ın da kenarlarda iki playmaker
kullanması, Sivasspor ve Başakşehir’in pres planını tamamen etkisiz kıldı.
Pres öyle bir aksiyondur ki etkisiz
uygulanırsa başa bela açar, tabiri caiz ise ava giderken avlanma durumuna
sokabilir takımı; Başakşehir ve Sivasspor, Galatasaray karşısında belirttiğim
muhtelif sebeplerden dolayı, uygulamak istediği ön alan presinin etkisiz kalması,
Galatasaray’a için maçı, oyunu eline alma adına bir fırsat oluşturdu. Tabiki de
bir maçın sonucunu sayısız etmenler belirler lakin en yoğun etki Galatasaray’ın
rakip presini dağıtması oldu.
Sivasspor ve Başakşehir; Galatasaray’a önde bastıklarında,
Galatasaray çoğunlukla baskıyı kırmayı başardı, öne kalabalık çıkıp rakibe
basan takımlar istediğini alamadığında arkada ciddi boşluklar bırakır, orta
sahası geçirgenleşir, rakip için kontra fırsatı oluşur, rakip bunu eğer etkin
kullanır ise 3-4 pas da gole gidebilir; çok etkin kullanamasa dahi, pres yapan
takım, her bastığında amacına ulaşamaması ve geri dönmek zorunda kalması
dengesini bozar ve bir zaman sonra fizik gücünü ve dahi temposunu rakibe yansıtamaz, ritmi
bozulur, oyunu rakip sahaya hapsetmek için çıktığı yolda dengesizce, kendi
sahasında rakibin ayağındaki topu takip etmek de bulur kendini, bunu gören
hocalar hep öne çıkın diye uyarsa da bu pek karşılık bulmaz zira dengeleri
başta bozulmuştur. Artık oyun dayatan değil, dayatılan olur zira oyunu
kaybetmiştir; işte Galatasaray, Başakşehir ve Sivasspor’dan oyunu ve maçın da
skorunu bu şekilde aldı.
Galatasaray, Fenerbahçe maçında da
Sivasspor ve Başakşehir ile çıktığı oyuna benzer bir oyun ile çıktı ve benzer
kadro ile çıktı fakat Başakşehir ve Sivasspor maçındaki etkinliğinde değildi.
Fenerbahçe Galatasaray’ın oyununu bozdu desek yanlış bir ifade kullanmış
olmayız. Fenerbaçe’nin, Sivasspor ve Başakşehir’den farklı olarak ne yaptığını anlatmak
gerekirse; tabiki de sahada gördüğümüz tablonun bir çok sebebi var fakat
tabloyu oluşturan en yoğun malzemenin, Sivasspor ve Başakşehir’den farklı olarak
Fenerbahçe’nin, rakibi karşılama tarzı olarak görüyorum. Sivasspor ve
Başakşehir, önde basmayı tercih ederken Fenerbahçe ise savunmayı orta saha
çizgisine bastırıp, 4-4-2 seti ile merkez orta sahada kalabalık duracak şekilde
rakibi karşıladı; ön alan değil, merkez orta saha presi uyguladı.
Başakşehir ve Sivasspor, savunmayı orta
sahaya çekip, ön alana nicelik olarak daha fazla sayıda topçu göndermesi, arkada
yani merkez orta sahada daha az sayıda oyuncunun konumlanmasını beraberinde
getiriyordu. Sivasspor ve Başakşehir maçlarında Arda Turan ve Feghouli, çizgiden
içe doğru kayıp, bloglar arasında konumlandığında, onları markaj edecek oyuncu
sayısının az olması, onlar için demarke pozisyonuna oluşmak daha konforlu hale
geldi, markajdan kurtulan Feghouli ve Arda Turan, takım arkadaşları baskı ile
karşılaştığında boş konumda olduğundan, pas istasyonu oldular, rahat rahat pas
alıp zaman zaman tek paslarla zaman zaman foul alarak presi kırmasını sağladılar;
bu kırılan pres sonuç yukarda anlattığım akışta sahadaki oyunun şekli değişti ;
Fenerbahçe’ye geldiğimiz zaman, belirttiğim gibi; Fenerbahçe, Galatasaray’ı
karşılarken savunmayı orta yuvarlağa kadar getirip ön tarafa nicelik olarak
daha az sayıda topçu gönderip merkez orta sahada kalabalık konumlandı; bu da
Galatasaray’ın playmakerlarını, ciddi manada olumsuz etkiledi. Arda turan ve
Feghouli, top almak için pek alan bulamadı, bu da Galatasaray’ın topu istenen
düzeyde dolaşmasını engelledi, rakip kaleye gitmek de zorlandı, oyunu rakip
sahaya yıkamadı, net pozisyon üretemeden maçı tamamladı desek yanlış bir ifade
kullanmış olmayız.
Fenerbahçe, Galatasaray’ın oyununu oynamaya
imkan sunmamak haricinde, oyunun başka yönlerinde planları olmadığından, sadece
oyunu kitlemek ile yetindi ; Galatasaray, Başakşehir ve siavasspor
müsabakalarında, rakibin oyunun bozduğunda, zaman zaman rakip sahada set oynadı,
zaman zaman da kontra denedi, çalışılmış planlar gördük; Fenerbahçe ise rakibi
bozdu, oyunu alma ve yönetme fırsatına sahipti ama ikinci perdeyi oynayamadı;
rakibi bozmak birinci perde ise bozduktan sonra ortaya bir oyun koymak da ikinci
perde idi lakin Fenerbahçe ikinci perde için hazırlık yapmadığını ; ikinci
perdeye dair kurgusu olmadığını gördük; buda oyunu sıkıştırdı.
Galatasaray’ın; Fenerbahçe, Başakşehir ve
Sivasspor müsabakalarından topladığımız veri ve analizler ile Trabzonzspor
Galatasaray müsabakasını yorumlayacak olursak; Trabzsonspor’un hem Nwakeme gibi
ön taraf da fizik gücü düşük oyunculara sahip olması hem de Galatasaray’ın
geride Donk marcao taylan gibi oyun kurucular ve önde top alıcı ve dağıtıcı Feghouli ve Arda Turan
ile sahne alacağından ciddi bir pres aşıcı ekibe sahipken; ön tarafta pres
yapmak, Trabzonspor için doru bir plan olmayacaktır.
Trabzonspor’un ön alan presi yapmayı
tercih etmez ise Sivasspor ve Başakşehir’in, Galatasaray’a sunduğu imkanları
vermeyecek ve buda maçı ciddi derecede etkileyecektir ama Fenerbahçe gibi de
Galatasaray’ın oyununu bozup, rakibi bozduktan sonraki oyunu kurgulamazsa
hataya düşmüş olur. İkinci perdeyi kurgulamak da elzem.
Galatasaray takımının, ön taraftaki
topçularının, playmaker özelliklerinde dolayı, presi aşmasını sağlaması üzerine
pozitif anlamda çok bahsettik, bu ön tarafın negatif yönünden bahsetmek
gerekirse temposu çok düşük, oyunun boyu uzaması onlar için ciddi dezavantaj
olacaktır. Trabzonspor, ön alanda pres denemez ise, Galatasaray oyunu kurarak
oyun dikta etme imkanı bulamayacak, bu sefer bizati kendileri rakibi bozma
yoluna girecek. Temposuz ön oyuncuları ile kırılgan pres deneyecekler ve Galatasaray’ın
geride kesici, süpürücü rolünde olması gereken oyuncular, yani Taylan ve Marcao,
havadan çok zayıflar. Galatasaray takımının ön taraftaki oyuncuların kırılgan
presi ve gerideki oyuncuların hava topu zafiyeti eğer doğru kullanılır ise
Trabzonspor ön taraftaki Ekuban, Djaniny ve Nvakeme üzerinden, presi uzun
metrajlı paslar ile direk aşıp ; kontra ve direkt hücumları hayata geçirebilir.
Kontralar ile atak yiyen Galatasaray, sürekli geri dönmek zorunda kaldıkça takımının,
oyun boyu uzar, bu da temposuz oyuncular ile kurulu olduğundan, oyun içinde
ciddi aksaklılara neden olur. Maç içinde dengesi bozulur, oyunu kaybeder. Kontra
ve direkt hücum, Trabzonspor için hem oyun dikta etmesi hem de sonuç oluşturmasında
ön ayak olacaktır.
Trabzonspor’un rakibe göre oynaması bu maç
özelinde elzem, anlattığım üzere, rakibin zayıf yönleri, tespit edilmesi
üzerine, ciddi manada maçı da oyunu da kazanması muhtemeldir.
Leave a Comment